Elektrik, Elektronik Mühendisliği Kongresi (EEMKON). Yabancı, Yerel konuşmacılar, geniş katılımcı ve fuar alanı ile Harbiye Askeri Müzede Gerçekleştirildi. Kongrede 5G Teknolojisinin Türkiye'ye Getirecekleri ve Önündeki Sorunlar paneline oturumcu olarak yer alarak konu ile ilgili görüşlerimi paylaştım. Kongre yürütme kuruluna Davet için çok teşekkür ediyorum.
Konuşmamın kısa özeti:
Kırk yıldır yaşamakta olduğumuz teknoloji kırılımları sadece bir yenilik olarak gündeme gelmiyor, İş, Yaşam, Oyun, Öğrenme davranışlarımızın ve yetilerimizin de yeniden şekillenmesine sebep oluyor. Dinmeyen merakımız değişimlerin etkisinin ivmesel olarak daha yüksek olmasına yol açıyor. Örnekler vermek gerekirse
1970 - Mekanik Sistemlerden çapraz çubuk elektromekanik sistemlere geçiş.
1985 - Telekom altyapısının tamamen sayısal teknoloji ile donatılması (No 7)
1986 - GSM Mobil İletişimin başlangıcı
1994 - Mobil İnternet yaygınlaşması
2016 - 4.5G ile tanışma
Özgürce iletişim, deneyim, alışkanlıklarımızı kökten etkileyerek sanki başka bir düzlüğe, karmaşıklığa açılım yapmamızı sağlamadı mı? Kuşkusuz sorunun cevabı evet olacaktır. Ancak ilerlemenin gereksinimi, icatlar, bilim olağan üstü bir devinim ile altyapıyı/yönetimi hiç olmadığı kadar hızla yetersiz kılıyor. Sürücüsüz araçlar, internetin nesneleri, yapay zeka, akıllı herşey, nano/biyo teknoloji saymakla bitmeyecek gelişme değişimin en belirgin sürücüleri.
Dolayısıyla esmekte olan rüzgarın fırtınaya dönüşmesi misali değişimin özünde yatan mimari yapıların da yeniden icat edilmesi, modellenmesi, kaynak planlaması gerekiyor.
Birinci olarak bilişim mimarisi ve devamsızlık olarak adlandırdığımız 5G.
İkinci olarak iş yapış tarzımızın çevik yapılara dönüşmesi ve yönetsel sistemler.
Üçüncü belki de en önemli Öğrenme yetimizin hızlanması.
45 dakika süren konuşmam süresince sıralamakta olduğum konuları ayrıntılı olarak açıklamaya, vardığımız kavşağın bir durak değil, çağlayana yaklaşmakta olduğumuz bir kesit bilinci ile, araç ve yol değişim noktası olduğunu vurgulamaya çalıştım.
Konuşmanın devamında, neden bazı teknolojik süreçlerde sınıra ulaşıldı, üzerinde çalışılan bilimsel çözümlerin yıkıcı etkileri neler olacak soruların cevaplarını araştırmak olarak tamamlandı. Zaman içinde yukarıda bahsedilen bulanıklığı yazmaya devam edeceğim.
