24 January 2024

Copernicus - COP28

2023 kayıtlara geçmiş en sıcak yıl olarak tarih sayfalarında şimdilik yerini aldı. 2024 ve ötesinde yeni rekorların kırılacak olması beklentisi ise oldukça yüksek. Dolayısıyla daha sık ve daha etkili yıkımlar ve afetlerle karşılaşabileceğimiz olasılığını kabullenmek zorundayız.

Acil olayların her an oluşabileceğini hatırlayarak, tepkilerin çok önceden planlanması ve hazırlıkların eksiksiz ve tam olarak ustaca yerine getirilmesi şarttır. Akıl ve zekâ ile geliştirmiş teknoloji araçları aniden oluşacak ve birbirine hiç benzemeyen koşulların farklılıklarını ortaya koyabilecek düzeydedir. Böylesine olağan dışı olaylar esnasında en etkili, güvenilir yol gösterici araç yine teknoloji olacaktır.

Sırasıyla göstergelerin süzdüğü olumsuz ölçülere değinmek yararlı olacaktır.

Avrupa Birliği uzay gözlem programının bir dilimi olan “Copernicus” yerküre hava izleme verilerine dayalı rakamlar, sanayileşme öncesi sıcaklık ortalamasına kıyasla dünyamızın 1.48 derece ısındığı gerçeğini yansıtmaktadır.

Program ismini ünlü bilim insanı Nicolaus Copernicus’dan almaktadır. Copernicus 1466 yılında Prusya Krallığı’nda (bugünkü Polonya) doğmuştur. Kilise hukuku üzerine doktora çalışması tamamlamış ve asıl mesleği olan Katolik Piskopos danışmanlığını sürdürmüştür. Diğer yandan olağanüstü gözlemi ve buluşu, ilgi ve alakasının matematik, astronomi ve harita bilimine olan merakının sonucudur. Astrofizik alanında bilimsel tarihin en duyarlı keşiflerinden birisini gerçekleştirmiştir 1543 yılında ölümünden kısa bir süre önce yayınlanan “Güneş Merkezli” sistem kitabı astronominin başlangıç noktası olarak kabul edilmektedir.

Copernicus projesinin sağlamış olduğu bilgi, veri kümeleri uydulardan, kara ve deniz algılayıcılarından derlenmektedir. Kullanıcılar tarafından bedelsiz olarak işlenebilmekte ve öngörüler üretilebilmektedir. Çıktılar 6 başlık alında; 1-Atmosfer, 2-Kara, 3-Deniz, 4-İklim Değişikliği, 5-Güvenlik, 6-Acil Durum, kapsamında, kullanıcıların yararlanmaları amacıyla yayınlanmaktadır.

Birleşmiş Milletler (COP28) iklim değişikliği konferansı 30/11 – 12/12 2023 tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleştirildi. Konferansın sıra dışı araştırma olarak belirlenen sayısal küresel stok durumunun “stocktake” tamamlanmasıydı. Aslında tüm dünya 2015 Paris anlaşmasında verilen sözlerden oldukça uzakta olduğu gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmişti. Karar verilmiş olan bütün alanlarda süreç oldukça yavaş ilerleme kaydetmişti. Sera gazı salınımlar, ilkim değişliği dayanıklılığı, hassasiyetle değerlendirilen finansal kaynaklar ve teknoloji desteği, girişimleri beklenen hızlanmayı göstermedi.

Dünya ülkeleri birleştirici kaynak planlaması ile yaşanmakta olan iklim krizine çare bulmak zorundadır. Hedefler 2030 yılına kadar fosil yakıtlarından kurtulmanın ivmelendirilmesi çağrısı olarak belirlenmiştir. Ülkeler sadece ürün geliştirerek böylesine karmaşık engelleri aşmanın mümkün olmadığının bilicindedir. Afetlerin hemen yanı başımızda beklediğinin farkında olarak nasıl? Ne zaman? Ve ne şekilde? Hasar vereceği bilgisi teknoloji uygulamalarının en üst düzeyde kullanımıyla doğru orantılıdır.

Copernicus’un beslediği bilgilendirmenin ve COP28 sonuç raporlarının ortak bileşeni küresel eko düzeninin bozulma kat sayısının artması olarak gündemde öncelikli yerini almıştır. Bu nedenle daha fazla gerilme dünyamızda kalıcı zedelenmeyle neticelenebilir.

Dünyamızın son 500 milyon içinde yaşamış olduğu kitlesel yok oluş sayısının 5 ila 10 arasında olduğu bilinmektedir. Bio çeşitliliğin ve çok hücreli organizmaların aniden azalışı olarak tanımlanmaktadır yok oluş. İlk kez doğal nedenlerden dolayı değil insanlığın hırsına, anlaşmazlığına yenik düşmektedir mavi küremiz. Kendimizin yarattığı sıkıntıya tanı koyamamak ise gerçek üstü yorumlara sebep olmaktadır.

Çözümü umutla tasarlamaya başladığımızın kuvvetli sezgilerini COP28 konferansı süresince deneyimledik. Teknoloji bir kez daha yardımımıza koşacak varsayımı bir kehanet değildir. Beklemek ve örnekleri görmek kurnazlığı burada çalışmayacaktır. Öncelikle şema ve çizimlerimizi uz görü ve öncülük temeline dayandırmalıyız. Teknolojinin inanılmaz gelişmesini benimsemek ve değer yaratacak katma değeri bulup çıkarmak amacımız olmalıdır. Sonuç olarak dönüşü olmayacak noktayı geçmeden kusursuzca eylem planlarını uygulayarak yıkıcı süreci tersine çevirebiliriz.

İcrayı San’at Eyle

15 January 2024

Yol Yakınken - Hilmi Güvenal

2024 yılı ilk kitabını, deneyimlerin, önerilerin, yaşam öykülerinin altını çize çize okudum. Sevgili Hilmi Güvenal imzalı "Yol Yakınken" "Etkin Yöneticinin El Kitabı" tam da konu başlığına yakışır biçimde kaleme alınmış.

Kuşkusuz 2024 yılında zorluk ve belirsizliklerle mücadele edilecek. Kitap, sorumluluk yüklenen değer yaratmak düşüncesiyle hedefleri belirleyen yöneticilerin yanlarından ayırmayacakları bir pusula niteliğinde.

Uzun yolculuğun muhakkak ki her aşamasında güçlüklerle karşılaşılacak. İşte böyle durumlarda dönüp yeniden okumak isteyeceğiniz yenilikçi fikirler ve öğütler akıcı ve yalın bir üslupla anlatılmış.

Ben şahsen el kitabımı çantamda taşımayı düşünüyorum. Eseri bize kazandıran yazarımız Hilmi Güvenal gönülden teşekkürler.

08 January 2024

2024 Beklentiler

2023, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılını coşku ve heyecanla kutladığımız, belleklerimizden silinmeyecek anılarla tamamladığımız bir yıl olarak tarih sayfalarında yerini alacak.

Küresel yolculuğun inişli, çıkışlı hareketliliği, değişimin ve dönüşümün sıcak ve kuvvetli yaşanmasına sebep oldu. Öyle ki COVID19 salgınının izlerinin henüz tam olarak ortadan kalkmadığına tanık olmaya devam ediyoruz. Yeni alışkanlıklar edinmemiz zaman almıştı ve devamlılığı sürecek şekilde benimsenmişti. Şimdi ise geriye dönüp baktığımızda kendimizi sanki her şey eskisi gibi olacak kavramından da vazgeçmek zorunda hissediyoruz. Edindiğimiz davranış yeniliklerinden hangisinin kalıcı olacağına akan zaman içinde karar verilecektir. Gerçek ve Sanal ortamlarının birbirleri ile eş konumlu güncellenmesi neticesinde gelecek döngüsü de yeniden kurgulanacaktır.