25 February 2022

Küresel İklim Krizi ve Enerjinin Akıllı Yönetimi - ICTMedia

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konvansiyonu Çerçeve Programı’na “UNFCCC” taraf ülkelerin Rio de Janeiro’da bir araya gelmesi sonrasında  “Dünya Zirvesi” 1/14 Haziran 1992 tarihinde imzalanmıştır. 21 Mart 1994 tarihinde 165 devletin onayıyla resmi görevine Bonn merkezli olarak başlamıştır.

Temel amacı iklim sistemine zararlı insan müdahalesi ile mücadeleye dayanmaktadır. Bu doğrultuda atmosferde biriken sera gazı salınımlarının dengelenmesi çalışmaları ve alt guruplar tanımlanarak, konferanslar düzenlenmeye başlamıştır. Antlaşma, ekosistemin kurgulanacak işbirlikleri ile doğal olarak uyumluluğunu sağlamak üzere tasarlanmıştır. Dolayısıyla bilimsel araştırma, düzenli görüşme, gelecek önlem ve öngörü prensipleri kapsam dâhiline alınmıştır. Öte yandan gıda üretiminin özveriyle korunması ve ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliğinin yavaşlamaması da beklentiler olarak sıralanmıştır.

UNFCCC çalışma guruplarını şu şekilde oluşturulmuştur.

1-COP: Tarafların müzakerelerde bulunmak üzere bir araya geldikleri konferanslar ve neticesinde karar alıcı en üst organ olarak tanımlanmıştır. İlk görüşme COP1 Berlin’de Mart/Nisan 1995 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

2-CMP: Kyoto protokolü tarafları yılda bir kez gelişmeleri değerlendirmek üzere toplanırlar.

3-CMA: Paris Antlaşması’nın taraflarının bir araya geldikleri durum değerlendirmesi ve gelişmelerin görüşülmesi… İlk toplantı Kasım 2016 Marrakesh Fas’ta tamamlanmıştır.

4-SB: Alt organlar, “SBSTA” Bilimsel ve Teknoloji Takımı - Kyoto Protokolü ve Paris Antlaşması içeriğinde UNFCCC seviyesinde bilgi aktarmak ve danışmanlık… “SBI”    yılda iki kez toplanarak verimli uygulama takvimi oluşturmak… İlk toplantılarını Ağustos/Eylül 1995 yılında Cenevre – İsviçre’de gerçekleştirmişlerdir.

5-APA: Paris Antlaşması geçici toplantıları. Konferansların düzenlenmesi, hazırlanması amaçlı kurulmuş ve görevini 2018 yılında tamamlamıştır.

6-ADP: Durban Platformu, geçici olarak kurulmuş ve ayrıntılı eylem planı hazırlanmasında yer almıştır. Paris Antlaşması’nın imzalanması sonrasında 2015 yılında görevini tamamlamıştır.

UNFCCC çalışmalarının sonuncusu Ekim/Kasım 2021 tarihinde Glasgow şehrinde gerçek ortamda canlı olarak gerçekleştirilmiştir. Birleşmiş Milletler’in 30 yıldır sürdürdüğü ısrarlı yaklaşım konunun küresel öncelik olarak ülkelerin asıl gündeminde yer almasını amaçlamıştır. Görüşmeler COP26, CMP16, CMA3, SBSTA52-55, SBI52-55 çerçevesinde yeterince ülke delegesi eşliğinde yerine getirilmiştir.

COP21 - 2015 yılında Paris konferansında karara bağlanmış tarihsel belge küresel ısınmanın 2 derece altına indirilmesi ve 1.5 derecenin hedeflenmesidir. Ayrıca yol haritalarının belirlenerek kaynakların doğru tahsis edilmesi, gelişmenin yakından izlenmesi, tedbirlerin alınması, yazılı metinlere dökülmüş ve onaylanmıştır. Küresel ısınmanın bırakın dereceler, küçük kırınımların doğal yaşamın sona ermesi anlamına geleceğinin farkında olarak, ülkelerden her 5 yılda artan, hevesli, arzulu, istekli planlar talep edilmiştir.

COP26 Glasgow, tartışmaların yaşandığı ve 1.5 derecelik küresel ısınma hedefinin daha erkene alınmasına yoğunlaşmış bir konferans olarak akıllarda kalacaktır. Açılış konuşmasında COP26 Başkanı Alok Sharma dünyaya şöyle seslenmiştir. “1.5 derecelik küresel ısınmanın hedef olarak canlı kalmasını sağladık. Ancak bu hedefin kalp atışlarının zayıf olduğunu görmemezlikten gelemeyiz. Taahhütlerimizi hızlı eyleme dönüştüremezsek, verdiğimiz sözleri tutamazsak hedef yaşamayacaktır. Bugün buradan başlamak üzere aradaki inanılmaz uçurumu kapatmak zorundayız”

COP26 Dünya Liderler Zirvesi, 120 devlet ve hükümet başkanının katılımı ile ciddi, öncelikli, soruna bağlılıklarını açıklamalarıyla neticelenmiştir. COVID19 salgınından sürdürülebilir çıkışın bütünleşik yönetilmesi ve küresel ısınmanın etkisinde kalacak, dayanıksız, korumasız tarafların dayanışma içinde desteklenmesine vurgu yapılmıştır. Sorunun hassasiyetle ele alınmasında birlikteliğe, Paris Antlaşmasının içeriğinde bulunan doğa ve biyo çeşitliliğin önemi, ayrıca insan hakları, yerel ve yöreye özgü topluluklar, mülteciler, engelli insanlar, çocuklar, cinsel eşitlik ve kadınların güçlendirilmesi maddelerinin devamlılığına dikkat çekilmiştir. Taraflar okyanusların iklim değişikliği çalışmalarına dâhil edilmesi ve eylem planı hazırlanması konusunda anlaşmışlardır.

Daha önceki konferanslarda bilimin yeterince incelenmediği ve uzmanlara danışılmadığı eleştirileri gündeme gelmiştir. Tarafların çoğunlukla bu doğrultuda isteklerini belirtmeleri COP26 etkinliklerinde bilimsel yönlerin öncelikle ve acil olarak yer almasının ve kavranmasının, isabetli kararına sebep olmuştur.

Paris Antlaşması’nın 3 küresel hedefi; azaltma ve kısıtlama, finans ve uyumluluk olarak belirlenmiştir. Glasgow görüşmelerinde özellikle gelişmekte olan ülkelerin hüsranları uyumluluk üzerinde olmuştur. Aslında gelişmekte olan ülkelerin konuya açıklık getirmesini talep etmeleri, her geçen zaman etkisini attırarak belirginleşen ısınmanın vahim sonuçlarının gerçeğe dönüşmesidir.

Finans meselesini anımsamak gerekirse, 2009 yılında mutabakat sağlanan ve Paris Konferansı’nda 2025 yılına kadar uzatılan gelişmekte olan ülkelerin kaynak ihtiyacının 2020 yılında yıllık 100 milyar dolara erişmesi konusudur. Konu gelişmiş ülkelerin önünde dev bir dağ gibi durmaktadır. Birleşik Krallık COP26 Başkanlığı tarafından yayınlanan dokümanda 100 milyar dolar kaynağın gelişmiş ülkeler tarafından ne zaman sağlanacağına açıklık getirilmiştir. 2023 yılı kapsamında başarılması hedeflenen rakam gelişmekte olan ülkelere rahatlık getirmesine rağmen, sağlayıcılar açık ve net olarak uyumluluk finansının nasıl ölçeklenebileceğini açıklamamışlardır.

Paris Antlaşması 6. Madde şu şekilde kaleme alınmıştır. Tarafların Ulusal Belirlenmiş Katkılarını “NDC” yerine getirmelerinde zorluklar yaşamaları söz konusu olmaktadır. Yükümlülüklerini uluslararası anlaşmalarla hedeflerinin ötesine geçmiş ülkelerden kullanılabileceği bu maddede tanımlamaktadır. COP26 sisteme farklılıklar getirerek karşılıklı ticari önünü açmıştır. Alınan öneriler doğrultusunda, gönüllü işbirlikleri, yeni karbon kredilendirme mekanizmaları, pazar-dışı yaklaşımlar, salınım azaltılmasının çift sayımı, temiz geliştirme mekanizmaları ve NDC olarak kullanılabilmesi, madde 6 da belirlenen sorumlulukların daha akıcı olarak yerine getirilmesinin adımları atılmıştır.

COP26 Başkanı 8 farklı konunun tartışılması ve konuşulması amacı ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin bakanlarından kurulu guruplar oluşturmuştur. Ayrıca Ulusal Belirlenmiş Katkıların “NDC” şeffaf olarak izlenmesini kolaylaştıracak tabloların düzenlenmesine, salınım, destek ve sürecin raporlamasına olanak sağlayacak altyapının geliştirilmesi, gecikmeden kararlılıkla oluşturulması sonucuna varılmıştır.

Yenilenecek sistemlerin yararları arasında ülkelerin aynı zaman diliminde ve eşzamanlı olarak bilgi ve veri üretmesine imkân verilmiş olacaktır.

COP28’in Mısır’da yapılması kararı alınmış ve konferans etkin yürütülerek dünyamız için, gelecek için yapıcı görüşmelere sahne olmuştur. Küresel iklim krize karşı alınması gerekli tedbirlerin hassasiyetle uygulamalara yansıtılması vurgulanmıştır.